Ordforråd

Lær verb – Turkish

cms/verbs-webp/58993404.webp
eve gitmek
İşten sonra eve gidiyor.
gå heim
Han går heim etter arbeid.
cms/verbs-webp/128376990.webp
kesmek
İşçi ağacı kesiyor.
hogge ned
Arbeidaren hogger ned treet.
cms/verbs-webp/79201834.webp
bağlamak
Bu köprü iki mahalleyi bağlıyor.
kopla
Denne brua koplar to nabolag.
cms/verbs-webp/46602585.webp
taşımak
Bisikletleri araba çatısında taşıyoruz.
transportere
Vi transporterer syklane på biltaket.
cms/verbs-webp/123519156.webp
harcamak
Tüm boş zamanını dışarıda harcıyor.
tilbringe
Ho tilbringer all fritida si ute.
cms/verbs-webp/119747108.webp
yemek
Bugün ne yemek istiyoruz?
ete
Kva vil vi ete i dag?
cms/verbs-webp/79582356.webp
deşifre etmek
Küçük yazıyı büyüteçle deşifre ediyor.
dekryptere
Han dekrypterer småskrifta med eit forstørrelsesglas.
cms/verbs-webp/86403436.webp
kapatmak
Musluğu sıkıca kapatmalısınız!
lukka
Du må lukke krana skikkeleg!
cms/verbs-webp/100298227.webp
sarılmak
Yaşlı babasına sarılıyor.
klemme
Han klemmer sin gamle far.
cms/verbs-webp/5135607.webp
taşınmak
Komşu taşınıyor.
flytte ut
Naboen flyttar ut.
cms/verbs-webp/38753106.webp
konuşmak
Sinemada çok yüksek konuşmamalısınız.
snakke
Ein bør ikkje snakke for høgt i kinoen.
cms/verbs-webp/114415294.webp
vurmak
Bisikletliye vuruldu.
treff
Syklisten vart treft.