Vocabulaire
Apprendre les verbes – Turc

yalan söylemek
Bir şey satmak istediğinde sık sık yalan söyler.
mentir
Il ment souvent quand il veut vendre quelque chose.

kötü konuşmak
Sınıf arkadaşları onun hakkında kötü konuşuyorlar.
parler mal
Les camarades de classe parlent mal d’elle.

takip etmek
Kovboy atları takip ediyor.
poursuivre
Le cowboy poursuit les chevaux.

öncülük etmek
En deneyimli dağcı her zaman öncülük eder.
diriger
Le randonneur le plus expérimenté dirige toujours.

net görmek
Yeni gözlüklerimle her şeyi net görüyorum.
voir clairement
Je vois tout clairement avec mes nouvelles lunettes.

sarkmak
Hamak tavanından sarkıyor.
pendre
Le hamac pend du plafond.

kazanmak
Takımımız kazandı!
gagner
Notre équipe a gagné !

evlenmek
Çift yeni evlendi.
se marier
Le couple vient de se marier.

önermek
Kadın arkadaşına bir şey öneriyor.
suggérer
La femme suggère quelque chose à son amie.

içeri almak
Dışarda kar yağıyordu ve onları içeri aldık.
laisser entrer
Il neigeait dehors et nous les avons laissés entrer.

koşmaya başlamak
Atlet koşmaya başlamak üzere.
commencer à courir
L’athlète est sur le point de commencer à courir.
