Vocabulario
Aprender verbos – turco

öne geçmesine izin vermek
Kimse onun süpermarket kasasında öne geçmesine izin vermek istemiyor.
dejar pasar
Nadie quiere dejarlo pasar en la caja del supermercado.

geçmek
Ortaçağ dönemi geçti.
pasar
La época medieval ha pasado.

kör olmak
Rozetli adam kör oldu.
quedarse ciego
El hombre con las insignias se ha quedado ciego.

bırakmak
Tutamazsan kavramayı bırakmamalısın!
soltar
¡No debes soltar el agarre!

temizlemek
İşçi pencereyi temizliyor.
limpiar
El trabajador está limpiando la ventana.

açmak
Festival havai fişeklerle açıldı.
abrir
El festival se abrió con fuegos artificiales.

oy kullanmak
Bir aday için ya da ona karşı oy kullanılır.
votar
Se vota a favor o en contra de un candidato.

örtmek
Ekmeği peynirle örttü.
cubrir
Ha cubierto el pan con queso.

katılmak
Kart oyunlarında düşüncenizi katmalısınız.
pensar junto
Tienes que pensar junto en los juegos de cartas.

anlaşmak
Komşular renkte anlaşamadılar.
acordar
Los vecinos no pudieron acordar sobre el color.

izlemek
Her şey burada kameralarla izleniyor.
vigilar
Aquí todo está vigilado por cámaras.
