المفردات
تعلم الأفعال – التركية

oturmak
O, gün batımında denizin yanında oturuyor.
جلس
تجلس بجانب البحر عند الغروب.

geçmek
Tren yanımızdan geçiyor.
يمر أمام
القطار يمر أمامنا.

net görmek
Yeni gözlüklerimle her şeyi net görüyorum.
رؤية بوضوح
يمكنني أن أرى كل شيء بوضوح من خلال نظاراتي الجديدة.

öne geçmesine izin vermek
Kimse onun süpermarket kasasında öne geçmesine izin vermek istemiyor.
سمح بالتقدم
لا أحد يريد السماح له بالتقدم في طابور السوبر ماركت.

kaçmak
Herkes yangından kaçtı.
هرب
هرب الجميع من الحريق.

doğum yapmak
Sağlıklı bir çocuğa doğum yaptı.
ولدت
ولدت طفلاً صحيحًا.

sınırlamak
Ticaret sınırlandırılmalı mı?
يقيد
هل يجب تقييد التجارة؟

kaybetmek
Bekle, cüzdanını kaybettin!
فقد
انتظر، لقد فقدت محفظتك!

sonuçlanmak
Bu durumda nasıl sonuçlandık?
وصلنا
كيف وصلنا إلى هذا الوضع؟

imzalamak
Sözleşmeyi imzaladı.
وقع
وقع على العقد.

para harcamak
Onarım için çok para harcamamız gerekiyor.
أنفق
علينا أن ننفق الكثير من المال على الإصلاحات.
