Vocabulário
Aprenda verbos – Turco

oturmak
O, gün batımında denizin yanında oturuyor.
sentar-se
Ela se senta à beira-mar ao pôr do sol.

eşlik etmek
Köpek onlara eşlik eder.
acompanhar
O cachorro os acompanha.

aşmak
Balinalar ağırlıkta tüm hayvanları aşar.
superar
As baleias superam todos os animais em peso.

dinlemek
Çocuklar onun hikayelerini dinlemeyi severler.
ouvir
As crianças gostam de ouvir suas histórias.

bir araya gelmek
İki insanın bir araya gelmesi güzel.
juntar-se
É bom quando duas pessoas se juntam.

girmek
Gemi limana giriyor.
entrar
O navio está entrando no porto.

dışarı atlamak
Balık sudan dışarı atlıyor.
saltar fora
O peixe salta fora da água.

çalmak
Zil her gün çalar.
tocar
O sino toca todos os dias.

izin vermek
Baba onun bilgisayarını kullanmasına izin vermedi.
permitir
O pai não permitiu que ele usasse seu computador.

kalkmak
Uçak kalkıyor.
decolar
O avião está decolando.

dışarı koşmak
Yeni ayakkabılarıyla dışarı koştu.
sair correndo
Ela sai correndo com os sapatos novos.
