Ordforråd

Lær verb – tyrkisk

cms/verbs-webp/71502903.webp
taşınmak
Yeni komşular üst kata taşınıyor.
flytte inn
Nye naboer flytter inn ovenpå.
cms/verbs-webp/118253410.webp
harcamak
Tüm parasını harcadı.
tilbringe
Hun tilbrakte alle pengene sine.
cms/verbs-webp/77581051.webp
teklif etmek
Balığım için bana ne teklif ediyorsun?
tilby
Hva tilbyr du meg for fisken min?
cms/verbs-webp/47225563.webp
katılmak
Kart oyunlarında düşüncenizi katmalısınız.
tenke med
Du må tenke med i kortspill.
cms/verbs-webp/91930309.webp
ithal etmek
Birçok ülkeden meyve ithal ediyoruz.
importere
Vi importerer frukt fra mange land.
cms/verbs-webp/92145325.webp
bakmak
Bir delikten bakıyor.
se
Hun ser gjennom et hull.
cms/verbs-webp/78773523.webp
artırmak
Nüfus önemli ölçüde arttı.
øke
Befolkningen har økt betydelig.
cms/verbs-webp/53284806.webp
kutunun dışında düşünmek
Başarılı olmak için bazen kutunun dışında düşünmelisiniz.
tenke utenfor boksen
For å lykkes må du noen ganger tenke utenfor boksen.
cms/verbs-webp/61826744.webp
yaratmak
Dünyayı kim yarattı?
skape
Hvem skapte Jorden?
cms/verbs-webp/73488967.webp
incelemek
Kan örnekleri bu laboratuvarda inceleniyor.
undersøke
Blodprøver blir undersøkt i dette laboratoriet.
cms/verbs-webp/94633840.webp
tütsülemek
Et, saklamak için tütsülenir.
røyke
Kjøttet blir røkt for å bevare det.
cms/verbs-webp/109071401.webp
kucaklamak
Anne, bebeğin küçük ayaklarını kucaklıyor.
omfavne
Moren omfavner babyens små føtter.