Rječnik

Naučite glagole – turski

cms/verbs-webp/68561700.webp
açık bırakmak
Pencereleri açık bırakanlar hırsızları davet eder!
ostaviti otvoreno
Tko ostavi prozore otvorene poziva provalnike!
cms/verbs-webp/109109730.webp
getirmek
Köpeğim bana bir güvercin getirdi.
donijeti
Moj pas mi je donio golubicu.
cms/verbs-webp/75508285.webp
dört gözle beklemek
Çocuklar her zaman karı dört gözle bekler.
veseliti se
Djeca se uvijek vesele snijegu.
cms/verbs-webp/122224023.webp
geri almak
Yakında saati tekrar geri almak zorunda kalacağız.
pomaknuti
Uskoro ćemo morati sat pomaknuti unazad.
cms/verbs-webp/17624512.webp
alışmak
Çocukların dişlerini fırçalamaya alışmaları gerekir.
naviknuti se
Djeca se moraju naviknuti četkati zube.
cms/verbs-webp/85860114.webp
daha ileri gitmek
Bu noktada daha ileri gidemezsin.
ići dalje
Ovdje više ne možeš ići.
cms/verbs-webp/75487437.webp
öncülük etmek
En deneyimli dağcı her zaman öncülük eder.
voditi
Najiskusniji planinar uvijek vodi.
cms/verbs-webp/125526011.webp
yapmak
Zarar hakkında hiçbir şey yapılamazdı.
učiniti
Ništa se nije moglo učiniti glede štete.
cms/verbs-webp/86996301.webp
desteklemek
İki arkadaş birbirlerini her zaman desteklemek istiyor.
zauzeti se
Dvoje prijatelja uvijek želi zauzeti se jedno za drugo.
cms/verbs-webp/104849232.webp
doğum yapmak
Yakında doğum yapacak.
roditi
Uskoro će roditi.
cms/verbs-webp/118064351.webp
kaçınmak
Fındıktan kaçınması gerekiyor.
izbjegavati
Mora izbjegavati orašaste plodove.
cms/verbs-webp/78973375.webp
rapor almak
Doktordan rapor alması gerekiyor.
nabaviti bolovanje
Morao je nabaviti bolovanje od doktora.