Kelime bilgisi

Fiilleri Öğrenin – İsveççe

cms/verbs-webp/75825359.webp
tillåta
Fadern tillät honom inte att använda sin dator.
izin vermek
Baba onun bilgisayarını kullanmasına izin vermedi.
cms/verbs-webp/87301297.webp
lyfta
Containern lyfts av en kran.
kaldırmak
Konteyner bir vinç tarafından kaldırılıyor.
cms/verbs-webp/93221279.webp
brinna
En eld brinner i spisen.
yanmak
Şöminede bir ateş yanıyor.
cms/verbs-webp/59066378.webp
uppmärksamma
Man måste uppmärksamma trafikskyltarna.
dikkat etmek
Trafik levhalarına dikkat etmeliyiz.
cms/verbs-webp/97335541.webp
kommentera
Han kommenterar politik varje dag.
yorum yapmak
Her gün politikayı yorumluyor.
cms/verbs-webp/96061755.webp
servera
Kocken serverar oss själv idag.
servis yapmak
Şef bugün bize kendisi servis yapıyor.
cms/verbs-webp/91930309.webp
importera
Vi importerar frukt från många länder.
ithal etmek
Birçok ülkeden meyve ithal ediyoruz.
cms/verbs-webp/89025699.webp
bära
Åsnan bär en tung last.
taşımak
Eşek ağır bir yük taşıyor.
cms/verbs-webp/111750432.webp
hänga
Båda hänger på en gren.
asılmak
İkisi de bir dalda asılı.
cms/verbs-webp/84476170.webp
kräva
Han krävde kompensation från personen han hade en olycka med.
talep etmek
Kaza yaptığı kişiden tazminat talep etti.
cms/verbs-webp/90287300.webp
ringa
Hör du klockan ringa?
çalmak
Zilin çaldığını duyuyor musun?
cms/verbs-webp/113577371.webp
ta in
Man borde inte ta in stövlar i huset.
getirmek
Botları eve getirmemelisin.