Ordforråd

Lær verb – Turkish

cms/verbs-webp/115373990.webp
belirmek
Suda aniden büyük bir balık belirdi.
dukke opp
Ein stor fisk dukka opp i vatnet plutselig.
cms/verbs-webp/120900153.webp
dışarı çıkmak
Çocuklar sonunda dışarı çıkmak istiyor.
gå ut
Barna vil endeleg gå ut.
cms/verbs-webp/122224023.webp
geri almak
Yakında saati tekrar geri almak zorunda kalacağız.
setje tilbake
Snart må vi setje klokka tilbake igjen.
cms/verbs-webp/59121211.webp
çalmak
Kapı zilini kim çaldı?
ringje på
Kven ringde på dørklokka?
cms/verbs-webp/74693823.webp
ihtiyaç duymak
Lastiği değiştirmek için kriko ihtiyacınız var.
trenge
Du treng ein jekk for å skifte dekk.
cms/verbs-webp/116233676.webp
öğretmek
Coğrafya öğretiyor.
undervise
Han underviser i geografi.
cms/verbs-webp/115847180.webp
yardım etmek
Herkes çadırı kurmaya yardım ediyor.
hjelpe
Alle hjelper med å setje opp teltet.
cms/verbs-webp/60111551.webp
almak
Birçok ilaç almak zorunda.
ta
Ho må ta mykje medisin.
cms/verbs-webp/108350963.webp
zenginleştirmek
Baharatlar yemeğimizi zenginleştirir.
berike
Krydder berikar maten vår.
cms/verbs-webp/114993311.webp
görmek
Gözlüklerle daha iyi görebilirsiniz.
sjå
Du kan sjå betre med briller.
cms/verbs-webp/83776307.webp
taşınmak
Yeğenim taşınıyor.
flytte
Nevøen min flyttar.
cms/verbs-webp/107996282.webp
atıfta bulunmak
Öğretmen tahtadaki örneğe atıfta bulunuyor.
vise til
Læraren viser til dømet på tavla.