어휘

동사를 배우세요 ― 터키어

cms/verbs-webp/38296612.webp
var olmak
Dinozorlar bugün artık var olmuyor.
존재하다
공룡은 오늘날 더 이상 존재하지 않는다.
cms/verbs-webp/89636007.webp
imzalamak
Sözleşmeyi imzaladı.
서명하다
그는 계약서에 서명했다.
cms/verbs-webp/115153768.webp
net görmek
Yeni gözlüklerimle her şeyi net görüyorum.
명확히 보다
나는 새 안경으로 모든 것을 명확하게 볼 수 있다.
cms/verbs-webp/99392849.webp
çıkarmak
Bir kırmızı şarap lekesi nasıl çıkarılır?
제거하다
어떻게 빨간 와인 얼룩을 제거할 수 있을까?
cms/verbs-webp/14606062.webp
hakkı olmak
Yaşlı insanların emekli maaşı alma hakkı vardır.
권리가 있다
노인들은 연금을 받을 권리가 있다.
cms/verbs-webp/105785525.webp
yaklaşmak
Bir felaket yaklaşıyor.
임박하다
재앙이 임박하고 있다.
cms/verbs-webp/114052356.webp
yanmak
Etin ızgarada yanmaması gerekir.
타다
그릴 위의 고기가 타지 않아야 한다.
cms/verbs-webp/102677982.webp
hissetmek
O, karnındaki bebeği hissediyor.
느끼다
그녀는 배 안에 아기를 느낀다.
cms/verbs-webp/121870340.webp
koşmak
Atlet koşuyor.
달리다
운동선수가 달린다.
cms/verbs-webp/85871651.webp
gitmek ihtiyacı duymak
Acilen tatile ihtiyacım var; gitmeliyim!
가다
나는 휴가가 절실하게 필요하다; 나는 가야 한다!
cms/verbs-webp/82845015.webp
rapor vermek
Herkes gemideki kaptana rapor verir.
보고하다
선상의 모든 사람은 선장에게 보고한다.
cms/verbs-webp/34664790.webp
yenilmek
Daha zayıf köpek dövüşte yenilir.
패배하다
약한 개가 싸움에서 패배했다.