어휘
동사를 배우세요 ― 터키어

var olmak
Dinozorlar bugün artık var olmuyor.
존재하다
공룡은 오늘날 더 이상 존재하지 않는다.

imzalamak
Sözleşmeyi imzaladı.
서명하다
그는 계약서에 서명했다.

net görmek
Yeni gözlüklerimle her şeyi net görüyorum.
명확히 보다
나는 새 안경으로 모든 것을 명확하게 볼 수 있다.

çıkarmak
Bir kırmızı şarap lekesi nasıl çıkarılır?
제거하다
어떻게 빨간 와인 얼룩을 제거할 수 있을까?

hakkı olmak
Yaşlı insanların emekli maaşı alma hakkı vardır.
권리가 있다
노인들은 연금을 받을 권리가 있다.

yaklaşmak
Bir felaket yaklaşıyor.
임박하다
재앙이 임박하고 있다.

yanmak
Etin ızgarada yanmaması gerekir.
타다
그릴 위의 고기가 타지 않아야 한다.

hissetmek
O, karnındaki bebeği hissediyor.
느끼다
그녀는 배 안에 아기를 느낀다.

koşmak
Atlet koşuyor.
달리다
운동선수가 달린다.

gitmek ihtiyacı duymak
Acilen tatile ihtiyacım var; gitmeliyim!
가다
나는 휴가가 절실하게 필요하다; 나는 가야 한다!

rapor vermek
Herkes gemideki kaptana rapor verir.
보고하다
선상의 모든 사람은 선장에게 보고한다.
