Vocabulario
Aprender verbos – turco

talep etmek
Tazminat talep ediyor.
exigir
Él está exigiendo compensación.

kalkmak
Çocuk kalkıyor.
saltar
El niño salta.

içeri almak
Dışarda kar yağıyordu ve onları içeri aldık.
dejar entrar
Estaba nevando afuera y los dejamos entrar.

kaçırmak
Önemli bir randevuyu kaçırdı.
fallar
Ella falló una cita importante.

sürmek
Araba bir ağacın içinden sürüyor.
atravesar
El coche atraviesa un árbol.

koşmak
Her sabah sahilde koşar.
correr
Ella corre todas las mañanas en la playa.

kahvaltı yapmak
Yatakta kahvaltı yapmayı tercih ederiz.
desayunar
Preferimos desayunar en la cama.

yaklaşmak
Salyangozlar birbirine yaklaşıyor.
acercarse
Los caracoles se están acercando entre sí.

elde etmek
Çocuklar sadece cep harçlığını elde ederler.
disponer
Los niños solo disponen de dinero de bolsillo.

bulunmak
İncinin içinde bir inci bulunmaktadır.
estar ubicado
Una perla está ubicada dentro de la concha.

garantilemek
Sigorta, kaza durumunda koruma garantiler.
garantizar
El seguro garantiza protección en caso de accidentes.
