Wortschatz
Lernen Sie Verben – Türkisch

konuşmak
Onunla konuşmalı; o kadar yalnız ki.
ansprechen
Man sollte ihn ansprechen, er ist so einsam.

kazanmak
Satrançta kazanmaya çalışıyor.
gewinnen
Er versucht, im Schach zu gewinnen.

eve sürmek
Alışverişten sonra ikisi eve sürüyor.
heimfahren
Nach dem Einkauf fahren die beiden heim.

taşınmak
Komşularımız taşınıyor.
wegziehen
Unsere Nachbarn ziehen weg.

sıkışmak
Tekerlek çamurda sıkıştı.
steckenbleiben
Das Rad ist im Schlamm steckengeblieben.

park etmek
Arabalar yeraltı garajında park ediliyor.
parken
Die Autos sind in der Tiefgarage geparkt.

göndermek
Size bir mektup gönderiyorum.
senden
Ich sende dir einen Brief.

çıkarmak
Çayda şekeri çıkarabilirsin.
weglassen
Du kannst den Zucker im Tee weglassen.

yazmak
Sanatçılar tüm duvarın üzerine yazdılar.
vollschreiben
Die Künstler haben die ganze Wand vollgeschrieben.

tamamlamak
Zorlu görevi tamamladılar.
vollenden
Sie haben die schwierige Aufgabe vollendet.

biriktirmek
Çocuklarım kendi paralarını biriktirdiler.
ersparen
Meine Kinder haben sich ihr Geld selbst erspart.
