Kelime bilgisi
Fiilleri Öğrenin – Felemenkçe
loslaten
Je mag de grip niet loslaten!
bırakmak
Tutamazsan kavramayı bırakmamalısın!
bespreken
Ze bespreken hun plannen.
tartışmak
Planlarını tartışıyorlar.
drukken
Hij drukt op de knop.
basmak
Düğmeye basıyor.
verwijderen
De graafmachine verwijdert de grond.
çıkarmak
Kazıcı toprağı çıkarıyor.
moeten gaan
Ik heb dringend vakantie nodig; ik moet gaan!
gitmek ihtiyacı duymak
Acilen tatile ihtiyacım var; gitmeliyim!
houden van
Ze houdt heel veel van haar kat.
sevmek
Kedisini çok seviyor.
bedekken
Het kind bedekt zichzelf.
örtmek
Çocuk kendini örtüyor.
binnenlaten
Buiten sneeuwde het en we lieten ze binnen.
içeri almak
Dışarda kar yağıyordu ve onları içeri aldık.
samenkomen
Het is fijn als twee mensen samenkomen.
bir araya gelmek
İki insanın bir araya gelmesi güzel.
verslaan
Hij versloeg zijn tegenstander in tennis.
yenmek
Rakibini teniste yendi.
trouwen
Minderjarigen mogen niet trouwen.
evlenmek
Reşit olmayanların evlenmelerine izin verilmez.