Kelime bilgisi
Fiilleri Öğrenin – İngilizce (UK)

enter
He enters the hotel room.
girmek
O, otel odasına giriyor.

give birth
She will give birth soon.
doğum yapmak
Yakında doğum yapacak.

bring along
He always brings her flowers.
getirmek
Ona her zaman çiçek getiriyor.

carry
The donkey carries a heavy load.
taşımak
Eşek ağır bir yük taşıyor.

run
She runs every morning on the beach.
koşmak
Her sabah sahilde koşar.

need
You need a jack to change a tire.
ihtiyaç duymak
Lastiği değiştirmek için kriko ihtiyacınız var.

come first
Health always comes first!
öncelik olmak
Sağlık her zaman önceliklidir!

cause
Sugar causes many diseases.
sebep olmak
Şeker birçok hastalığa sebep olur.

import
We import fruit from many countries.
ithal etmek
Birçok ülkeden meyve ithal ediyoruz.

rustle
The leaves rustle under my feet.
hışırdamak
Ayaklarımın altındaki yapraklar hışırdayarak.

sound
Her voice sounds fantastic.
ses çıkarmak
Onun sesi harika geliyor.
