Talasalitaan

Alamin ang mga Pandiwa – Turko

cms/verbs-webp/111160283.webp
hayal etmek
Her gün yeni bir şey hayal ediyor.

isipin
Siya ay palaging naiisip ng bagong bagay araw-araw.
cms/verbs-webp/55372178.webp
ilerlemek
Salyangozlar yavaş ilerler.

umusad
Ang mga susô ay unti-unti lamang umusad.
cms/verbs-webp/120200094.webp
karıştırmak
Sebzelerle sağlıklı bir salata karıştırabilirsiniz.

haluin
Maaari kang maghalo ng malusog na salad mula sa mga gulay.
cms/verbs-webp/32312845.webp
hariç tutmak
Grup onu hariç tutuyor.

exclude
Ini-exclude siya ng grupo.
cms/verbs-webp/118232218.webp
korumak
Çocuklar korunmalıdır.

protektahan
Dapat protektahan ang mga bata.
cms/verbs-webp/61245658.webp
dışarı atlamak
Balık sudan dışarı atlıyor.

tumalon
Ang isda ay tumalon mula sa tubig.
cms/verbs-webp/51465029.webp
yavaş çalışmak
Saat birkaç dakika yavaş çalışıyor.

maglihis
Ang orasan ay may ilang minutong maglihis.
cms/verbs-webp/111021565.webp
iğrenmek
Örümceklerden iğreniyor.

nadidiri
Siya ay nadidiri sa mga gagamba.
cms/verbs-webp/14606062.webp
hakkı olmak
Yaşlı insanların emekli maaşı alma hakkı vardır.

may karapatan
Ang mga matatanda ay may karapatan sa pensyon.
cms/verbs-webp/85677113.webp
kullanmak
Kozmetik ürünlerini her gün kullanıyor.

gamitin
Ginagamit niya ang mga produktong kosmetiko araw-araw.
cms/verbs-webp/96710497.webp
aşmak
Balinalar ağırlıkta tüm hayvanları aşar.

lampasan
Ang mga balyena ay lumalampas sa lahat ng mga hayop sa bigat.
cms/verbs-webp/114231240.webp
yalan söylemek
Bir şey satmak istediğinde sık sık yalan söyler.

magsinungaling
Madalas siyang magsinungaling kapag gusto niyang magbenta ng isang bagay.