Vocabolario

Impara i verbi – Turco

cms/verbs-webp/125385560.webp
yıkamak
Anne çocuğunu yıkıyor.
lavare
La madre lava suo figlio.
cms/verbs-webp/47062117.webp
geçinmek
Az parayla geçinmek zorunda.
cavarsela
Lei deve cavarsela con poco denaro.
cms/verbs-webp/104820474.webp
ses çıkarmak
Onun sesi harika geliyor.
suonare
La sua voce suona fantastica.
cms/verbs-webp/107273862.webp
bağlantılı olmak
Dünya‘daki tüm ülkeler birbiriyle bağlantılıdır.
essere interconnesso
Tutti i paesi sulla Terra sono interconnessi.
cms/verbs-webp/38753106.webp
konuşmak
Sinemada çok yüksek konuşmamalısınız.
parlare
Non bisognerebbe parlare troppo forte al cinema.
cms/verbs-webp/69139027.webp
yardım etmek
İtfaiyeciler hızla yardım etti.
aiutare
I vigili del fuoco hanno aiutato rapidamente.
cms/verbs-webp/42988609.webp
sıkışmak
İpte sıkıştı.
incastrarsi
Lui si è incastrato con una corda.
cms/verbs-webp/86583061.webp
ödemek
Kredi kartıyla ödedi.
pagare
Ha pagato con carta di credito.
cms/verbs-webp/86710576.webp
ayrılmak
Tatil misafirlerimiz dün ayrıldı.
partire
I nostri ospiti di vacanza sono partiti ieri.
cms/verbs-webp/117491447.webp
bağımlı olmak
Kör ve dış yardıma bağımlı.
dipendere
È cieco e dipende dall’aiuto esterno.
cms/verbs-webp/117890903.webp
cevaplamak
O her zaman ilk cevap verir.
rispondere
Lei risponde sempre per prima.
cms/verbs-webp/90821181.webp
yenmek
Rakibini teniste yendi.
battere
Ha battuto il suo avversario a tennis.