Vocabulary

Learn Verbs – Turkish

cms/verbs-webp/41019722.webp
eve sürmek
Alışverişten sonra ikisi eve sürüyor.
drive home
After shopping, the two drive home.
cms/verbs-webp/116519780.webp
dışarı koşmak
Yeni ayakkabılarıyla dışarı koştu.
run out
She runs out with the new shoes.
cms/verbs-webp/118064351.webp
kaçınmak
Fındıktan kaçınması gerekiyor.
avoid
He needs to avoid nuts.
cms/verbs-webp/112444566.webp
konuşmak
Onunla konuşmalı; o kadar yalnız ki.
talk to
Someone should talk to him; he’s so lonely.
cms/verbs-webp/120870752.webp
çıkarmak
O büyük balığı nasıl çıkaracak?
pull out
How is he going to pull out that big fish?
cms/verbs-webp/123844560.webp
korumak
Bir kask kazalara karşı korumalıdır.
protect
A helmet is supposed to protect against accidents.
cms/verbs-webp/106088706.webp
ayakta kalmak
Artık kendi başına ayakta kalamıyor.
stand up
She can no longer stand up on her own.
cms/verbs-webp/5135607.webp
taşınmak
Komşu taşınıyor.
move out
The neighbor is moving out.
cms/verbs-webp/66787660.webp
boyamak
Dairemi boyamak istiyorum.
paint
I want to paint my apartment.
cms/verbs-webp/123203853.webp
sebep olmak
Alkol baş ağrısına sebep olabilir.
cause
Alcohol can cause headaches.
cms/verbs-webp/113415844.webp
ayrılmak
Birçok İngiliz, AB‘den ayrılmak istedi.
leave
Many English people wanted to leave the EU.
cms/verbs-webp/115373990.webp
belirmek
Suda aniden büyük bir balık belirdi.
appear
A huge fish suddenly appeared in the water.