Vocabulary
Learn Verbs – Turkish

özdenetim uygulamak
Çok fazla para harcayamam; özdenetim uygulamalıyım.
exercise restraint
I can’t spend too much money; I have to exercise restraint.

yaratmak
Komik bir fotoğraf yaratmak istediler.
create
They wanted to create a funny photo.

yakmak
Bir kibrit yaktı.
burn
He burned a match.

örtmek
Su zambakları suyu örtüyor.
cover
The water lilies cover the water.

ele geçirmek
Çekirgeler ele geçirdi.
take over
The locusts have taken over.

şüphelenmek
Kız arkadaşı olduğundan şüpheleniyor.
suspect
He suspects that it’s his girlfriend.

kiralamak
Bir araba kiraladı.
rent
He rented a car.

yapmak
Bunu bir saat önce yapmalıydınız!
do
You should have done that an hour ago!

sormak
Yol tarifi sordu.
ask
He asked for directions.

pişirmek
Bugün ne pişiriyorsun?
cook
What are you cooking today?

birbirine bakmak
Uzun süre birbirlerine baktılar.
look at each other
They looked at each other for a long time.
