Kelime bilgisi

멸종하다

많은 동물들이 오늘 멸종했다.

myeoljonghada

manh-eun dongmuldeul-i oneul myeoljonghaessda.

soyu tükenmek

Bugün birçok hayvanın soyu tükendi.

돌리다

그녀는 고기를 돌린다.

dollida

geunyeoneun gogileul dollinda.

çevirmek

Eti çeviriyor.

제한하다

다이어트 중에는 음식 섭취를 제한해야 한다.

jehanhada

daieoteu jung-eneun eumsig seobchwileul jehanhaeya handa.

sınırlamak

Diyet yaparken yiyecek alımınızı sınırlamanız gerekir.

제안하다

그녀는 꽃에 물을 주는 것을 제안했다.

jeanhada

geunyeoneun kkoch-e mul-eul juneun geos-eul jeanhaessda.

teklif etmek

Çiçekleri sulamayı teklif etti.

생산하다

우리는 우리의 꿀을 직접 생산한다.

saengsanhada

ulineun uliui kkul-eul jigjeob saengsanhanda.

üretmek

Kendi balımızı üretiyoruz.

누르다

그는 버튼을 누른다.

nuleuda

geuneun beoteun-eul nuleunda.

basmak

Düğmeye basıyor.

일하다

그는 좋은 성적을 위해 열심히 일했다.

ilhada

geuneun joh-eun seongjeog-eul wihae yeolsimhi ilhaessda.

çalışmak

İyi notları için çok çalıştı.

수리하다

그는 케이블을 수리하려 했다.

sulihada

geuneun keibeul-eul sulihalyeo haessda.

tamir etmek

Kabloyu tamir etmek istedi.

항의하다

사람들은 불공평함에 항의한다.

hang-uihada

salamdeul-eun bulgongpyeongham-e hang-uihanda.

protesto etmek

İnsanlar adaletsizliğe karşı protesto ediyor.

남기다

그들은 역에서 자신의 아이를 실수로 남겼다.

namgida

geudeul-eun yeog-eseo jasin-ui aileul silsulo namgyeossda.

geride bırakmak

Çocuklarını istasyonda yanlışlıkla geride bıraktılar.

시작하다

그들은 이혼을 시작할 것이다.

sijaghada

geudeul-eun ihon-eul sijaghal geos-ida.

başlatmak

Boşanmalarını başlatacaklar.

수입하다

많은 상품들이 다른 나라에서 수입된다.

su-ibhada

manh-eun sangpumdeul-i daleun nala-eseo su-ibdoenda.

ithal etmek

Birçok mal başka ülkelerden ithal ediliyor.