Ordförråd
Lär dig verb – turkiska

tamamlamak
Her gün koşu rotasını tamamlıyor.
fullfölja
Han fullföljer sin joggingrunda varje dag.

kapatmak
Musluğu sıkıca kapatmalısınız!
stänga
Du måste stänga kranen ordentligt!

dokunulmamış bırakmak
Doğa dokunulmamış bırakıldı.
lämna orörd
Naturen lämnades orörd.

aramak
Sadece öğle arasında arayabilir.
ringa
Hon kan bara ringa under sin lunchrast.

katlanamamak
O şarkıyı katlanamıyor.
tåla
Hon kan inte tåla sången.

ziyaret etmek
Eski bir arkadaş onu ziyaret ediyor.
besöka
En gammal vän besöker henne.

düşünmek
Onu her zaman düşünmek zorunda.
tänka
Hon måste alltid tänka på honom.

geri götürmek
Anne kızını eve geri götürüyor.
köra tillbaka
Modern kör dottern tillbaka hem.

içmek
İnekler nehirden su içiyor.
dricka
Korna dricker vatten från floden.

kabul etmek
Bazı insanlar gerçeği kabul etmek istemez.
acceptera
Vissa människor vill inte acceptera sanningen.

değişmek
İklim değişikliği nedeniyle çok şey değişti.
förändra
Mycket har förändrats på grund av klimatförändringen.
